
Bu yılın ilk 9 ayında konut, arsa, tarla, iş yeri, ticari taşınmaz gibi gayrimenkullerin satış sayısı 2.290.000’ü geçti.
Tapu dairelerinde gerçekleştirilen tapuda işlem sayısı 14.679.594 oldu.
Tapu işlemlerinden sağlanan harç geliri ise % 77,5 artışla 105.569.443.000 TL düzeyinde.

Aylık bazda satışlara bakarsak:
Eylül ayında 300.687 adet gayrimenkul satıldı. Mart ayında ise küçük bir düşüş (% 0,8) yaşandı. Diğer aylarda (Ocak, Şubat, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos) satışlar 2024’e göre artış gösterdi.
Bu veriler, Türkiye gayrimenkul piyasasının 2025’te ciddi bir canlanma içinde olduğunu gösteriyor. Özellikle önemli olan noktalar şunlar:
Harç gelirlerindeki yüksek artış
Hem işlem sayısındaki yükseliş hem de tapu harç gelirlerindeki %77,5’lik artış, tapu dairelerinde yapılan işlemlerin sadece adet olarak değil, mali değer olarak da büyüdüğünü gösteriyor. Bu, satış fiyatlarının yükseldiği ya da daha değerli taşınmazların el değiştirdiği anlamına gelebilir.
2022 rekoruna yaklaşılması
2022 yılında Ocak–Eylül döneminde 2.295.393 adet satışla kırılmış rekor veriye bu yıl çok yakın olunmuş olması, 2025 gayrimenkul piyasası açısından rekor kırma potansiyeli taşıdığını gösteriyor.
Mart ayındaki düşüş
Mart ayı satışlarındaki düşüş (% 0,8) dikkat çekici. Bu düşüşün neden kaynaklandığına dair TKGM verilerinde detay bulunmamakla birlikte; mevsimsel etkiler, ekonomik belirsizlikler, faiz oranları değişimleri ya da tatil/ bayram vs. etkileri olabilir. Ancak hızlı toparlanma ve diğer aylardaki satış artışları, düşüşün kısa süreli ve geçici olduğunu gösteriyor.
Genel talep artışı
Satışların ilk 9 ayda artması, yatırımcıların ve vatandaşların gayrimenkule olan ilgisinin arttığını gösteriyor. Özellikle konut, tarla, arsa gibi taşınmazların satışı, hem yatırım hem kullanım amaçlı talebin güçlü olduğunu işaret ediyor.
Faiz Oranları ve Finansal Koşullar: Eğer banka faizleri düşükse veya kredi kullanımı kolaylaştırıldıysa, bu durum konut kredileriyle gayrimenkul alımına yönelimi artırıyor olabilir. Faiz oranları yükselirse veya ekonomik belirsizlikler artarsa, satış ivmesi yavaşlayabilir.
Yatırım Algısı: İnsanlar birikimlerini enflasyondan korumak için gayrimenkulü tercih ediyor olabilir. Yüksek harç gelirleri, taşınmaz değerlerinin yükseldiğini gösterdiğinden, yatırım amaçlı alımların arttığını düşünebiliriz.
Bölgesel Dengesizlikler: Veride “Türkiye genelinde” deniyor ama bazı illerde satışlar çok daha yoğun olabilir. Özellikle büyük şehirler ve çevresindeki alanlarda fiyat yükselişi ve satış yoğunluğu daha yüksek olabilir. Bu da bölgesel gayrimenkul piyasasında dengesizlik yaratabilir.
Rekor Kırma Potansiyeli: 2022 rekorunun çok yakın olması, yıl sonunda bu rekorun tamamen kırılabileceği beklentisini doğuruyor. Eylül satışlarının yüksek olması bu beklentiyi güçlendiriyor.
Harç Geliri Artışının Yansımaları: Devlet açısından önemli bir kaynak olan harç gelirlerindeki bu artış, bütçeye olumlu katkı sağlıyor. Ancak alıcı açısından maliyetin arttığını da gösteriyor. Harç maliyeti yüksek olması, bazı alıcıları caydırabilir.
2025 yılının Ocak–Eylül döneminde Türkiye gayrimenkul piyasasında güçlü bir talep artışı, satış adetlerinde ciddi yükseliş ve harç gelirlerinde büyük bir artış var. Bu durum, ekonomik güven, yatırım iştahı ve taşınmaz piyasasındaki canlılıkla doğrudan bağlantılı görünüyor.
Gelecek aylarda eğer faiz oranları sabit kalırsa ya da düşer, ekonomik istikrar sürerse, yıl sonuna kadar 2022 satış rekorunun kırılma ihtimali yüksek. Öte yandan, ekonomik ya da siyasi dalgalanmalar, faiz artışları ya da konut maliyetlerindeki yükseliş satışları olumsuz etkileyebilir.
Bu veriler, gayrimenkul piyasasında ciddi bir canlılık sinyali veriyor. Ancak bu canlılık, tek başına olumlu yorumlanamaz; dikkat edilmesi gereken riskler ve belirsizlikler de çok.
Talep yönlü destekleyici faktörler
-
Enflasyon ve değer saklama eğilimi
Yüksek enflasyon dönemlerinde, yatırımcılar “değer kaybetmeyecek varlıklar” arayışına girer. Gayrimenkul, özellikle krediyle alımda bile olsa, sermaye erozyonuna karşı tampon işlevi taşıyabilir. -
Kredi-faiz dengesi
Kredi faiz oranlarının görece kontrollü veya öngörülebilir olması, ev ya da işyeri almak isteyenler açısından alım kararlarını destekler. Eğer faizler ani yükselirse talep çabuk baskı yiyebilir. -
Nüfus, urbanizasyon, iç göç trendleri
Büyük şehirlerin çevre ilçelerine, metropol yakınlarına doğru yönelim sürdükçe konut ve ticari taşınmazlara olan talep artabilir.
Maliyet ve risk unsurları
-
Yükselen harç maliyeti
Harç gelirlerinin bu kadar yükselmesi, satıcı ve alıcı açısından işlem maliyetini artırır. Bazı alıcılar bu maliyet yükünü göz önünde bulundurarak kararlarını erteleyebilir. -
Arz yetersizliği ve maliyet baskısı
Talep artışını karşılayacak yeterli yeni konut / ticari alan arzı yoksa, fiyatlar çok hızlı yükselir ve erişilebilirlik bozulur. Ayrıca inşaat girdileri (çimento, demir, işçilik) fiyatlarındaki artış baskısı sürüyor. -
Faiz ve likidite riski
Makroekonomik değişim (farklı para politikasına geçiş, dış finansman daralması) kredi faizlerini yukarı çekebilir. Bu da alım gücünü olumsuz etkiler. -
Bölgesel farklılıklar
Türkiye’nin her bölgesi aynı performansı göstermiyor. Bazı şehirler satış patlaması yaşarken, bazı bölgelerde talep daha düşük kalabilir. Dolayısıyla “Türkiye geneli artış” ifadesi yerel verileri maskeleyebilir.
Geleceğe Dönük Öngörüler ve Fırsatlar
-
Önümüzdeki aylarda, faiz oranlarının seyrine dikkat etmek gerekiyor: Eğer krediler uygun kalabilirse, yıl sonunda satışlar rekor kırabilir.
-
Yatırımcılar için potansiyel potansiyel alanlar: şehir çevresi gelişme bölgeleri, ulaşım aksı yakınları, altyapı projeleriyle bağlantılı ilçeler.
-
Kira geliri veren konutlar ya da işyerleri, orta/uzun vadede yatırımcılar için cazibesini koruyabilir.
-
Arazi, imara açık arsa yatırımı da alternatif strateji olabilir; özellikle şehir geneline yeni yerleşim alanları açıldıkça.
YASAL UYARI VE SORUMLULUK REDDİ: Bu bültende yer alan tüm analizler, veriler ve “Stratejik Aksiyon Önerileri”, yatırım danışmanlığı kapsamında değildir ve Ticarigm360.com’un genel piyasa görüşünü yansıtmaktadır. Bu bilgiler, okuyucunun ticari gayrimenkul yatırım kararlarına tavsiye niteliği taşımamaktadır. Yatırım kararları kişisel risk ve getiri beklentilerine göre bağımsız olarak verilmelidir. Ticarigm360.com, bu bültenlerdeki bilgilere dayanarak verilen kararlardan doğacak doğrudan veya dolaylı zararlardan sorumlu tutulamaz. Lütfen yatırım yapmadan önce bağımsız bir finans ve hukuk danışmanına başvurunuz.